Bağlanma Nedir? Bağlanma Kuramı Nedir?

Bağlanma Nedir? Bağlanma kuramında Bowlby, bebeğin birincil bakım vereni ile kurduğu ilişkiye odaklanır. Bowlby bir bebeğin anne/birincil bakım verenle kurulan derin bağın yaşam boyu etkisini açıklar. Bu ilişkide bebeğin fiziksel ihtiyaçları zamanında giderilip duygusal yakınlık beklentileri olumlu bir şekilde karşılandığında bebek kendini güvende hisseder ve bunun devamında dünyayı güvenli bir yer olarak algılar. Kurulan bu güvenli ilişki sayesinde bebek kendisinin sevilmeye layık olduğunu, önemli ve değerli olduğunu hisseder. Kendisi ile ilgili bu olumlu algı diğerleri hakkında da olumlu modeller geliştirmesi için temel bir yapı oluşturur.

Bağlanma Tipleri Nelerdir?

Mary Ainsword ve arkadaşları bir grup bebeğe “yabancı ortam” deneyi uygulamışlar ve bağlanma tiplerini belirlemişlerdir. Önce anne ve bebek rahat bir odaya alınmış orada biraz vakit geçirdikten sonra anne kısa aralıklarla odadan ayrılmış ve bebek odada bir yabancı ile kalmıştır. Sonra anne tekrar gelmiştir. Deneyin uygulandığı bebekler bu duruma 3 farklı bağlanma davranışı sergilemişlerdir. Bunlar:

. Güvenli,

. Kaygılı-kaçınmacı,

. Kaygılı-kararsız

Güvenli Bağlanma Nedir?

“Yabancı ortam” deneyinde bazı bebekler anneleri yanında iken onlarla sıcak ilişki kurmuşlar, bulundukları ortamı keşfetme konusunda istekli olmuşlardır. Odaya bir yabancı geldiğinde geçici bir endişe yaşamışlardır. Anne odadan ayrıldığında fark edilir şekilde üzülmüş ve anne odaya geldiğinde rahatlamış, anneyi sıcak karşılamış ve ona yakın olmak istemişlerdir. Bebeklerin sergilediği bu davranışlar güvenli bağlanma davranışlarıdır.

Güvenli bağlanma ilişkisinde anne/birincil bakım veren, bebeğin fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarına zamanında ve duyarlı cevaplar veren bir örüntü sergiler. Böylelikle bebek annesinin her daim ulaşılabilir olduğunu bilir. Bu da bebeği güvende hissettirir. Kendini güvende hisseden bebek etrafını keşfetmeye karşı hevesli olur. İlk bakım verenle kurduğu bu sıcak ilişki sayesinde diğerleri ile de sıcak ilişki kurabilen bir yapı geliştirir.

Kaygılı-kaçınmacı Bağlanma Nedir?

Bu deneyde bazı bebekler ise;  anneleri yanında iken ona ilgisiz davranmış, anne odadan ayrıldığında çok az tepki göstermiş ve aynı şekilde anne odaya geri döndüğünde tepkileri belirgin olmamıştır. Bebeklerin sergilediği bu davranışlar kaygılı-kaçınmacı bağlanma davranışlarıdır.

Kaygılı-kaçınmacı bağlanma ilişkisinde anne/birincil bakım veren, bebeğin fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarına karşı duyarlı olmayan bir örüntü sergiler. Bu bağlanma stiline sahip bebekler annenin varlığına da yokluğuna da çok az tepki gösterir. Çünkü bakım vereni ile sıcak, güvene dayalı bir ilişki kurulamamıştır. Anne ile yakınlık kurulamadığı için dış dünyadaki diğerleri ile de yakınlık kuramaz.

Kaygılı-kararsız Bağlanma Nedir?

Başka bir grup bebek ise; anneleri yanında iken çok yoğun sözel ve fiziksel temas içinde olmuşlar, anne odadan ayrıldığında yoğun kaygı ve üzüntü yaşamışlar, anne döndüğünde ise sakinleşmekte zorlanmışlardır. Bir yandan anneye yakın olmayı isterken öbür yandan öfke ve direnç gösterisinde bulunmuşlardır. Bebeklerin sergilediği bu davranışlar kaygılı-kararsız bağlanma davranışlarıdır.

Kaygılı-kararsız bağlanma ilişkisinde anne/birincil bakım veren, bebeğin ihtiyaçları karşısında tutarsız davranış örüntüleri sergiler. Bu tutarsızlık bebeği güvende hissettirmez. O nedenle kaygılı kararsız bağlanan bebekler annelerinin yokluğuna tahammül edemez, kısa süreliğine bile olsa ayrı kalmak istemez,  annenin yokluğunda -bu bazen aynı evde başka bir odada olmak şeklinde bile olabilir- sakinleşmekte zorlanırlar. Annelerinin yanında iken de yoğun bir şekilde sözel ve fiziksel temas, onay ararlar.

Bağlanma Biçimleri Çocuğun Yaşamını Nasıl Etkiler?

Çocuklarının duyguları ile bağlantı kurabilen, onlara anlaşıldığını hissettiren, değer verdiğini gösteren, ne olursa olsun ben hep buradayım mesajını veren ebeveynler çocukları ile güvenli bağlanma geliştirirler. Böylece çocuk hem kendisine hem de çevresine güvenir. Bu güven ortamında sağlıklı ilişkiler, arkadaşlıklar geliştirir.

Yapılan araştırmalarda güvenli bağlanan çocukların olumsuz duygularla ve zorluklarla başa çıkmada kendilerine olan inanç düzeylerinin diğer bireylere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Aynı şekilde bu çocukların arkadaş ortamında daha çok kabul gördükleri ve daha fazla arkadaşlarının olduğu bulunmuştur.

Güvenli bağlanan çocuklar yeni şeyler keşfetmeye karşı heveslidir, girişimcidir. Okulda zorlu görevleri almaya istekli ve öğrenmeye karşı motivasyonu yüksektir.

Güvensiz bağlanan çocukların ise akademik başarılarının düşük olduğu görülmüştür. Bunlar kendilerine daha az güvenen bireylerdir. İlişki kurup sürdürmede daha az başarılıdırlar ve çoğunlukla kendilerini yalnız hissederler.

Bağlanma Stili Romantik İlişkileri Nasıl Etkiler?

Bağlanma kuramının temelinde güven, huzur, sevgi gibi ihtiyaçların karşılanması ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaçlar çocuklukta ebeveynlere karşı hissedilirken ileri yaşlarda ebeveynin yerini çoğunlukla romantik partnerler alır. Erken çocuklukta ebeveynlerle kurulan ilişkiler ve yaşanılan deneyimler ilerde romantik ilişkilerde partnerden beklentileri şekillendirir. Ve birey beklentisinin karşılandığı insanlara ve ilişkilere çekilir. Bu anlamda partnerle kurulan ilişki çocuklukta ebeveynle kurulan ilişki örüntüsüne benzerlik gösterir.

Güvenli bağlanan bireyler ilişkilerinde sağlıklı ve rahat bir şekilde bağlılık ve yakınlık geliştirir.Kendisinin ve karşısındakinin güvenilir, sevilebilir ve değerli olduğunu bildiği için ilişkide zaman ve mekandan bağımsız bir şekilde bu hislerin kalıcı ve sürdürülebilir olduğunu bilir. Bir yandan partnerine bağlı diğer yandan bağımsızdır. İlişkide yaşanan olumsuzluklarda yapıcı çözümler peşindedir. Araştırmalar güvenli bağlanan çiftlerin ilişkilerinin daha doyurucu ve uzun sürdüğünü göstermektedir.

Kaygılı-kararsız bağlanan bireyler ise kendini değersiz karşısındaki kişiyi de güvenilmez olarak görür. Bir yandan yakınlık kurmak isterken öbür yandan bu yakınlıktan rahatsız olur. Yakınlık kurma isteklerini içindeki güvensizlik duygusu engeller. Bir yandan da kaybetme ya da reddedilme korkusunu yaşarlar. İlişkilerinde bu gelgitleri sık sık deneyimlenir. Partnerlerinden ayrı kaldıkları zamanda yoğun ilgi bekler ve kendileri de yoğun ilgi gösterir.  Partnerinden bağımsız, özerk davranışlar sergileme konusunda yetersiz kalır.

Kaygılı-kaçınmacı bağlanan yetişkinler ilişki kurmayı istemez ve partnerlerine soğuk ve ilgisiz davranırlar. Duygusal destek istemekte, ilişkilerinde yardım talep etmekte zorlanabilirler. Genellikle diğer insanları güvenilmez ve tehlikeli görürler.

Bağlanma stilleri en çok stres, kaygı anlarında kendini belli eder. Yaşadığı soruna çözüm mü arayacak, sorundan mı kaçacak ya da sorunu yok mu sayacak? Kişinin ilişkide olumsuz durumlara verdiği tepkilerin farkına varması, kendini algılama biçimindeki farkındalıkları, ilişkilerinde onu yoran benzer örüntüleri fark etmesi ve bunlar için profesyonel bir yardım alması sağlıklı ilişkiler kurması adına önemli adımlardır.

 

Bu konuda destek almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Yorum yapın

Call Now